Serdar Kulbilge, Fenerbahçe’deki günlerini unutamamış. Hâlâ 100. yıl şampiyonluğunu kazandıran maçların görüntülerini izlediğini, Sarı-Lacivertli formadan ayrıldığı için pişman olduğunu söylüyor. 3 Temmuz operasyonunda yaşadığı mağduriyetten de asla unutamayacağı hatıraları arasında bahsederek ekliyor:

 

“Bütün bu olayların futbolla alâkalı olmadığı çok net belli oldu. Her şey ortaya çıktı. Alnım açık. Fenerbahçe’nin şampiyonluğunda leke yok. Camia, hep ilk günden beri aynı şeyi savundu ve haklı çıktı.”

 

35 yaşındaki kalecinin sarf ettiği sözlerin tamamı şöyle;

 

‘Anlatacağım en güzel hikâye’

 

“100. yıl şampiyonluğu çocuklarıma anlatacağım en güzel hikâyedir. Beklenti çok büyüktü. (Arthur) Zico Hoca başımızdaydı ve hiç unutamıyorum, Volkan (Demirel) biraz performans düşüşü yaşadığı zaman kupa maçında şans bulmuştum. Daha sonra ligde de hocam beni oynatmaya devam etmişti. Unutulmaz günlerdi benim için. Hâlâ geriye dönerek bilgisayardan maçları tekrar tekrar izliyorum. İzmir’de çok duygusal bir maç oynadım. Kariyerimde hiç şampiyonluk yaşamadığım için rüya gibi geçmişti. Taraftarla bütünleşerek harika bir sevinç yaşamıştık. Hâlâ unutamıyorum; Önder (Turacı), (Diego) Lugano, Edu (Dracena), Roberto Carlos, (Stephan) Appiah, Marco (Aurelio), Tuncay (Şanlı), Alex de Souza, (Mateja) Kezman gibi çok üst düzey oyuncular kadromuzdaydı. Ben bu anıları biriktirirken ‘Allah herkese nasip etsin’ diyorum. İyi çalışan, emeğinin karşılığını mutlaka alıyor.”

 

‘İçimde pişmanlık var’

 

“Hayatımın en güzel günlerini Fenerbahçe’de geçirdim. Güzel günlerdi. Gönül isterdi ki futbol hayatımı Fenerbahçe’de sürdüreyim ama 2008-09 sezonunun başında bir anda transfer gelişmesiyle ayrıldım. İçimde bir pişmanlık tabii ki var ama kısmet değilmiş. Biz profesyonel oyuncularız ve ekmeğimizi kazanıyoruz. Güzel günler bende hep bir anı olarak kalacaktır. Sağ olsun Fenerbahçe tarafı 8 yıl geçmesine rağmen hâlâ unutmadan ilgi gösteriyor.”

 

‘Yıkılmadım, ayaktayım’

 

“Yıkılmadım ve hâlâ ayaktayım. Yıkılmadığımı herkes görüyor. 3 Temmuz operasyonunun futbolla alâkalı  olmadığı çok net belli oldu. Alnım açık. Evime her zaman helal ekmek götürdüm. Fenerbahçe’nin 2010-11 sezonundaki şampiyonluğunda leke yok. Zaten ortaya çıktı. Çok acı çekildi ama o günler geride kaldı. Benim için hayat devam ediyor. Uzun süre daha futbol oynamak istiyorum.”

 

‘Bursaspor’a çok şey borçluyum’

 

“Beni Türk futboluna kazandıran kulüp olan Bursaspor’un yerini çok ayrı tutarım. Bursaspor’un bütün yaş gruplarında oynadım, yıldız takımından genç takımına kadar emek verdim ve sonunda oradan kaptan olarak ayrıldım. Bu yüzden kalbimin bir parçası hep Bursa’da kalmıştır.”

 

‘Bırakmayı düşünmüyorum’

 

“Geçen sene Kayserispor’da yaşadığım şampiyonluktan sonra bu sezon Elazığspor’a katkı sağlayarak ilerlemek istiyorum. Futbolu bırakmayı düşünmüyorum ve sağlığım el verdiğince devam etmek istiyorum.”